Mezar Odası
KİTAP
SAYISI: 160
-Son
anda ölümü aklına getiren neydi cüce?
-Kralın mermer kadar soğuk ve silik cesedine bakarken, boynuma doğru inen kılıçtan yansıyan gün ışığıydı.
-Kılıç değil miydi yani?
Kılıcın, ölüm ile yaşam arasında bir aracı olduğunu düşünmüyordu. Altın gibi, para gibi madde olan şeylere takıntısı, neyin araç ya da neyin amaç olduğu hakkında karar verme yetisini de bozmuştu. Nihat her zaman yaptığı gibi, yere düşen gölgeye bakıyordu sadece, gölgenin sahibi umurunda değildi.
-Kralın mermer kadar soğuk ve silik cesedine bakarken, boynuma doğru inen kılıçtan yansıyan gün ışığıydı.
-Kılıç değil miydi yani?
Kılıcın, ölüm ile yaşam arasında bir aracı olduğunu düşünmüyordu. Altın gibi, para gibi madde olan şeylere takıntısı, neyin araç ya da neyin amaç olduğu hakkında karar verme yetisini de bozmuştu. Nihat her zaman yaptığı gibi, yere düşen gölgeye bakıyordu sadece, gölgenin sahibi umurunda değildi.
KİTAP YORUMUM: Kitapta dolu dolu 2 tane
hikaye okuyoruz.
1. Hikayede Nihat'ın zengin olma hırsı
mezarları açması onu bir gün büyük kayıplar vererek kurtulacağı bir kaç ayına
ve anne/babası ile imtihan edilmesine yol açacaktı.
Nihat kendini Mezar odasında sorgularken aslında
ne kadar zengin olduğunun, gerçek zenginliğinin ne olduğunun farkına varır.
Aç ve susuz, karanlık yaşadığı o bir kaç
ayında ölüm korkusunu iliklerine kadar yaşar. Ona verilen altınları çok
istemesine rağmen aslında hiçte o anda önemi olmadığını anlar.
Aslında Nihat ile birlikte empati yapıyor
ve kendi kendimizi sorgulamaya başlıyoruz. Nefsin getirisi olan hırs acaba
bizleri de kim bilir ne kadar kayıplara götürüyor da farkına varmıyoruz
sorusunun cevabını buluyoruz. Tabi ki her hatanın aylar yıllar sonra bile bir
cezası olabiliyor. Tıpkı kuzeninin Mezar odasında ölü bulunması gibi. Nihat'ın
başı belaya girecek mi onu merak ediyor insan.
2. hikayede ise morgda kendini bulan ve
gerisini hatırlamayan bir adamın yaşadıklarını konu almış.
Yaşadığı her şey gerçek gibiydi. Ölü mü?
yoksa dirimi ? Ölüm nasıl bir şey anlamıyordu o anda. onu yıkadılar, kıpırdaman
ona yaptığı her şeyi izledi. Kıpırdamak istedi ama olmadı. Bir şeyler ters
gidiyordu ve onu gömeceklerdi. Acaba gerçekten ölümü, sağ mı? sorusunun
cevabını buluyorsunuz ama kahramanın yerinde sanırım hiç kimse olmak istemez.
Yıllarca eşlerine eziyet edenler bence
okusun derim.
Yazarımızın ilk okuduğum eseriydi. Kalemi
daim olsun.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 yorum:
Yorum Gönder