Sanatın Çığlığı
Bu kitap bir empati
yapma çabasının ürünüdür. Kendimizi bir ressamın, bir tiyatrocunun, bir
piyanistin ya da bir hattatın yerine koymaya, onun gibi hissetmeye ve düşünmeye
çalıştık. Hissettik ki, sanatçılar her zaman ıstırap çekiyorlar ve adeta çığlık
atıyorlar.
Onlar bir
köfte ekmek parasına razı olmak zorunda bırakılmış acılı bir kuşaktı. Şimdi TV
dizilerinden birinde oynayan 21 yaşındaki genç bir hanım oyuncu, dizi başına
verilen haftalık 25 Bin lirayı beğenmeyince çekimler aksamış. Sonunda 30 Bin
lirada anlaşmışlar da dizi kurtulmuş... 'Eyvah Eyvah 3, 'Recep ivedik 4' ve
'AROG' filmlerinin isimsiz figüranları bile çok para kazanıyorlarmış... E gelin
de bu içine tükürdüğüm adaletsizliği şimdi, sadece hayatta kalabilmek ve
karnını doyurabilmek için, elindeki bastonuyla, romatizmalı ve güçsüz
bacaklarıyla şehir şehir dolaşarak, kasabaların 3. Sınıf otogar otellerinde
kalarak hayatını yazdığı kitabı satmaya çalışan ve 500'den fazla filmde rol
almış olan bahtsız İhsan Gedik'e anlatın bakalım. İhsan Gedik. 500'den fazla
filmde oynadı. Şimdi 80'e yaklaşmış yaşıyla, o yorgun ve hasta haliyle aç
kalmamak için bastonuna dayanarak şehir şehir dolaşıp kendi yazdığı kitabını
satmaya çalışıyor. Içine tüküreyim ben bu adaletsiz ve vicdansız dünyanın...
Yeşilçam'ın son filmi böyle bir şey işte...
Kitap Yorumum: Aslında sadece
Oyuncuların değil, yazarların, Şairlerin, ses sanatçılarının yıllarını vererek
bir yerlere gelmeye çalışırken popüler adı altında bir şekilde isim yapan
kişilerin çokta çaba sarf etmeden yıllarını veren kişiler imkan bulamaz iken
diğerlerinin egoları ile çarpışmalarını çok güzel anlatıyor.
Biz buna sanatın ölümü diyoruz özet ile. Kitap aslında bir çok
kişinin sessiz çığlığını anlatmış. Maalesef artık sanatın her dalında ticarete
dökülüp, katliamı gerçekleşmiştir.
Geleneksel Tiyatro dili ve oyunları
da anlatılmıştır. En azından oyuncu olmak isteyenlerin okuması gerekir diye
düşünüyorum. Sanatçı kavramı nedir? Okuyun mutlaka.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 yorum:
Yorum Gönder