21 Nisan 2016 Perşembe

*ÖLÜMÜN DÖNÜŞEN YÜZÜ * ZEKİ PARLAK * *CİNİUS YAYINLARI*



*ÖLÜMÜN DÖNÜŞEN YÜZÜ * ZEKİ PARLAK *
               *CİNİUS YAYINLARI*

Kır gönlünün zincirlerini...

Toplumlarda ölümün dönüşen yüzleri hemen görünür olmuyor. Toplumun değişmesi için belli bir süreç gerekiyor. Bu sürecin başlangıç aşaması kavramların dönüşmesi ile olur. Her ölümden görünür bir şey beklemek süreç açısından sağlıklı değildir. Değişimin kalıcı olması için toplumlarda önce kavramların üzerinde biriken yüklerin atılması gerekir. İnsanı ve özellikle kadınları çevreleyen kavramların halkalarından bir tanesinin kırılması ile topluma dönüşen yüzler gösterilir. Her ölümün dönüşen yüzü olur. Bu yüzler bazen kavramların yüklerinden kurtulmak şeklinde görünür olur. Evet, Avrupa’da ölümler, insanlığın tekâmülünü sağlayacak Evrensel İnsan Hakları Beyannamesini oluşturmuştur. Yaşadığımız ülkede de kavramların kadınların üzerindeki etkisinden kurtulması için bu kavramların türbülansa sokulması gerekir. Her ölüm bir kavramın türbülansı olarak toprağa karışır. Türbülans sonunda kavramın orijinal hali ortaya çıkar. Eğer kavram türbülans sonucu kayboluyor ise bırakalım kaybolsun. Kutsanmış kavramları bizler de kutsayarak ayaklarımızdaki prangaların halkaları kırılmaz, hatta gönlümüze bir halka daha ekleriz. Önce kavramların değişmesini, daha sonra toplumun değişmesini beklemek gerekir. Her değişim önce kavramların değişimiyle başlar. Avrupa geçmişte özgürlük kavramını keşfeder ve daha sonra değişim toplumun her kesimi tarafından kabul edildiğinde de gerçekleşir. Ölümün dönüşen yüzleri kavramların dönüşüne sebep olur. İşte bu, kutsanmış kavramların aslında orijinal olmadığını göstermek içindir. Somut bir değişim göstererek Pollyannacılık yapmak ve üzerinden kazanım sağlamak sadece kadınları bulundukları konuma hapsetmektir. Artık herkes bu sese kulak vermelidir.

KİTAP YORUMUM

Adem ve Havva’dan itibaren kadınların toplumdaki yerini istatiksel bakış açısına dayandırarak irdeleyen yazar bizlere örnek vererek kadının aslında nasıl sindirildiğini ve nasıl zorla bilinçaltının doldurularak yıllardır toplum baskısını kabullenmek durumunda kaldığını ve belli zaman sonra kadın gerek Dini alet ederek gerekse töre ve örfler alet edilerek erkeğin tutsağı altına ister istemez girdiği ve karşı çıkanların ise zaman zaman içinde bulunduğu toplum kurallarına bağlı olarak katledildiği her yere kan  döküldüğünde ise “Ölümün Dönüşen Yüzü” aslında özgürlüğün ifadesi olduğu bir çok açıdan ele alınmış. Yazarın dili oldukça akıcı. Ben bir gece de yine  bitirdiğim kitaplardan birisi. Türü deneme. Kitabı okuduktan sonra ister istemez kendimizi bir bayan olarak sorgulamaya tabi tutuyoruz. Nasıl kıstırıldığımızı daha net bilimsel açıdan görebiliyoruz. Kitap hem bir çok bilgi öğretiyor hem de keyifle sıkılmadan okuyabiliyorsunuz. Bilgi içeren misyonu olan kitapları gerçekten seviyorum. Özetle okumalısınız.

Kitabı bana ulaştıran değerli yazarımızın kızı değerli yazar Meryem Seyda PARLAK’a teşekkür ediyorum.

DUYGU SONGÜL KAHRAMAN

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Bir Kitap Bin Yürek Published @ 2014 by Ipietoon