*HALEP'TE AŞK * İBRAHİM ENES DURUAY *UYANIŞ
YAYINEVİ*
“Geliyorlar. Şükürler olsun ki geliyorlar. Doğu’nun ve Batı’nın Rabbi’ne şükürler olsun ki geliyorlar.”
“Kimler geliyor?”
“Türkler. Türkler bizi kurtarmak için geliyorlar.” Bunu derken kadın göz yaşlarını tutamamış, ağlamaya başlamıştı.
(Tanıtım Bülteninden)
KİTAP YORUMUM
Kitabın özü Halep'te
savaşa katılan sevgilisinin ölmesi üzerine ardından yaşadıklarını yazan gözü
yaşlı kalan sevgilinin son haykırışları umutsuzlukları, aslında yaşamak
istediklerini okuyoruz. Kitabı okurken çok duygusal an'lar yaşıyorsunuz.
Eskiden yaşanan temiz aşkları bana hatırlattı. Hani bir bakışa giden bir ömür
sevdalar vardı eskiden, ardından destanlar yazılırdı. Savaştan sağ kurtulduğuna
sevinemedi bile, onu sevdiğini son kez görmek istediği şekil halbuki hayalinde
böyle değildi. Bir ömür gitti, bir ömürler gitti. Yıkıldı Halep, yağmalandı.
Sağ çıkan o kadar azdı ki. Kalanlar gidenlerin ardından sevinemediler
yaşadıklarına. sahi savaş aslında kimi mutlu ediyordu? Anlamı neydi? Ölüm
korkusunu yendi sonra sevdiklerinin cenazesi gelirken kalanlar. Sevinemediler
kaldıklarına. Sahi yaşamak sadece nefes almak mıydı? Yoksa nefes almak sevdiklerimiz yanımızdayken
mi anlamlıydı? Bunu sorgulayan bir eser göreceksiniz karşınızda.
Kitap ince olmasına
rağmen çok misyonu var. Savaşın eksilerini ve aslında kaç masumun canının
yandığını anlatıyor. Savaş başlı başına zaten ölümün kendisi değil miydi? Yoksa
her gün ölmek, ölümden korkar iken ölümü bazen isteyerek bazen istemeden
beklemek. kurban olmak kötü zihniyetin kurbanları arasına girmek. Sahi ölüm
neydi. Belki de gerçek ölüm sadece sevdiklerimizin ölümünü görmekti.
Savaşta haklı hiç kimse
yoktur. Aslında savaşta kazanan da yoktur ama kaybeden çoktur. Tahammül gücünün
bittiği, saniyelerin sayıldığı bombaların sürekli üzerlerine yağdığı saniyeler.
Bir an önce gereksiz
ölümlerin son bulmasını diliyorum.
Yazarımızı çok başarılı
buldum bu çalışmada. Çünkü kısacık sayfalar da bir şeyler anlatmak zordur çoğu
zaman ama yazarımız bunu çok güzel bir dille çarpıcı örnekler ile ele almış.
Tahminim gerçek hayat hikayesi olabilir. Bu da ayrı üzücü bir boyut.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment