*SEÇİLMİŞLER
*HALUK ÖZDİL*TRUVA YAYINLARI*
Yıl: 1991
Yer: Cape Canaveral Uzay Üssü Florida- ABD
Her şey 1991 yılında Mars'ta keşfedilen bir kratere SİNOP ismi
verilmesiyle başlamıştı. Aynı yıl Ağustos ayında ABD'nin Sinop'taki askeri
dinleme üssünde çok gizli bir deneme yapıldı; yuvarlak antenlerden çıkan
gizemli sinyaller, yüzbinlerce arının ölümüne sebep oldu. Arı ırkı Sinop ve
çevresinde yok olmak üzereydi. Oysa bu henüz başlangıçtı; SEÇİLMİŞ ÇOCUKLAR
projesinin ilk adımı atılmış, ABD geleceğin dünyasına hazırlık yapmaya başlamıştı... Ama
bilmedikleri bir şey vardı; sadece Amerika değildi geleceğin dünyasına
hazırlanan, başka bir güç daha vardı... Ailelerinden koparılan yüksek zekalı
çocuklar, yalnız dünya için değil, yakın gelecekte insanoğlunun koloniler
oluşturacağı diğer gezegenler için eğitiliyorlardı. Ve kaçırılan küçük kızının
peşinden Sinop'a gelen çaresiz bir anne ve gazetecinin işe karışmasıyla
Pandora'nın Kutusu açılır; korkunç bir savaş başlamıştır artık...
(Tanıtım Bülteninden)
KİTAP
YORUMUM
Yazarımızın
KOD 5 eserinden sonra okuduğum 2. eseri. Kalemi oldukça akıcı, anlatılan
konular oldukça ilgi çekici.
Kızı
kaçırılan Yasemin kızını bulmak için her yolu dener. oysa bulmak imkansızdır.
Bu arada bir araştırmacı gazeteci ile yolları kesişir. Macera bundan sonra
başlıyor.
Acımasızca
öldürülen insanlar hedefe giderken hedefe giden yolda aya bağı oluyordu. Onlar
da yolu tıkayan her şeyi kaldırmak, öldürmek ile yükümlüydüler.
Kitap
oldukça duygu yüklü. Gerçek bir aşk da var, insan sevgisi de ama şartlar acaba
Yasemin'in aşkını dolu dizgin yaşamasına müsaade edecek mi?
Final
beni inanılmaz üzdü. Yasemin'in son hali, sevdiği adamın kızı kabul edip çocuğu
kurtarma çalışmaları, ve işlem esnasında acı ile ölen çocuk. :( Bazı insanlar
hedeflerine giderken gerçekten acımasız olup duygularını aldırabiliyorlar
maalesef.
Rona'ya
hiç üzülmedim. Yaşattıklarını çekti sonuçta. Hiç kimse yaşattıklarını,
yaşamadan ölmezmiş.
Değerli
yazarımıza başarıların devamını diliyorum. Birikimlerini sanata dönüştüren
insanlara çok saygı duyuyorum.
DUYGU
SONGÜL KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment