1 Eylül 2020 Salı

DEĞERLİ YAZARIMIZ Ayça MUTLUCAN İLE YAPTIĞIMIZ RÖPORTAJIMIZ


DEĞERLİ YAZARIMIZ  Ayça MUTLUCAN İLE YAPTIĞIMIZ RÖPORTAJIMIZ
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN SORUYOR

1-BİRAZ KENDİNİZDEN BAHSEDER MİSİNİZ?

Ayça MUTLUCAN : 25 Mart’ta İçel’de doğdum, babamın mesleği gereği Mardin, İstanbul ve en son Antalya’ya taşındık ve hala burada yaşıyorum. Turizm ve Sosyoloji bölümlerinden mezunum ama hayatımı roman yazmaya adadım.

2-YAZMAK SİZİN İÇİN NE İFADE EDİYOR? KONULARINIZIN KAYNAĞI NEREDEN ALIYORSUNUZ?

Ayça MUTLUCAN : Her zaman söylerim, gerçek bir yazar için yazmak, yemek içmek gibi gerekli ve vazgeçilemez bir ihtiyaçtır. Kendimizi ifade etme biçimimizdir. Bir yazarın kafasında, o istemese bile, sayısız hikaye ve karakter dolanır ve hikayesini anlatmasını talep eder, biz de bunu bir ihtiyaç olarak yapmak zorundayız.

Ben de hikayelerimin kaynağı olarak genelde tarih, mit ve bazen de rüyalarımı seçiyorum. Aslında bir yazar, hayatın kendisinden beslenir ama hangi noktasından besleneceği onun kişisel eğilimine göre değişir. Demek istediğim bazıları kendi kişisel olumsuz deneyimlerini kaynak olarak kullanarak hikaye kaleme alır, bazıları ise ben gibi insanların tarihini yahut toplumsal hayal gücünü kullanarak... Yani özünde her şey bir yaşanmışlık ve insana dayanıyor, sadece farklı renklerde ve şekillerde ortaya çıkıyor.

3-KAÇ TANE KİTABINIZ VAR? BUNDAN SONRA Kİ HEDEFİNİZ NEDİR?

Ayça MUTLUCAN :Basılmış üç kitabım var ve inşallah 4. yolda. Bundan sonra da daha fazla hikaye ile insanlara daha fazla şeyler anlatmak ve onlara hikayelerimle hem umut hem de iyi örnek olmak istiyorum.

4- SİZCE YAZAR VE ŞAİR KİMDİR? HER YAZABİLEN KİŞİ YAZAR VE ŞAİR OLABİLİR Mİ? YA DA PİYASADA KİTABI OLAN HERKES SİZCE YAZAR VE ŞAİR Mİ?

Ayça MUTLUCAN : Kimsenin hayalleriyle oynamak istemem ya da yaptıklarını küçümsemek istemem ama bence değildir. Evet, herkes eline kalem aldığı zaman bir hikaye ve şiir yazabilir ama daha önce de bahsettiğim gibi gerçek bir yazar(buna şairi de ekleyebiliriz sanırım) için yazma eylemi bir ihtiyaçtır ve sen istemesen bile hikayeler ve karakterler sana hücum eder ve yazman için seni zorlar. Yazma eylemi asla bırakılacak bir şey değildir. Bırakıyorsan, bırakmayı istiyorsan zaten bırak çünkü bu demektir ki sen sadece yazmaya heves etmişsindir.

“Ben bir hikaye yazmak istiyorum, acaba ne yazsam?” diye düşünüp günlerinizi ilham aramakla geçiriyorsanız buna yazarlık demek biraz güçtür. En azından kurgu yazarlığı için bunu söyleyebilirim ama elbette ki her yazarın, zaman zaman tıkandığı ve ilham musluklarının kapalı olduğu dönemler vardır. Böyle bir dönemden geçiyorsanız kendiniz için olumsuz düşünmeyin. Kafanızı dağıtın, başka şeylere odaklanın ve beslenmeye devam edin. Eninde sonunda tekrar yazmaya döneceksiniz, şahsen iki senem bu şekilde geçti ve sonunda bir hikaye tekrar beni yazmaya zorladı. Şu an yeni romanıma başladım ve inşallah umduğum gibi giderse güzel bir tarihi hikayeyi okuyucularla buluşturmak istiyorum. Şahsen yeni girdiğim bu evrendeki hikaye ve karakterlerimle tanıştığım için çok heyecanlıyım.

5- SİZCE YAZARLIK MESLEK Mİ? YOKSA HOBİ Mİ?

Ayça MUTLUCAN :İkisi de değil. Bir şeye meslek olarak yaklaşırsan zaten zevk alman güçleşir ama bir şeye hobi gözüyle bakmak da o şeyin geçici bir heves olduğu ve sonunda onu yapmaktan sıkılacağını gösterir.

Yazarlık bir ihtiyaçtır, bir hayat biçimidir. Bizim gibi insanlar kendilerini en iyi yazarak ifade eder, bu yüzden yazmaktan vazgeçmek  bizi bunalıma sokabilir.

6- KİTAPLARINIZIN KONUSU VE TÜRÜ NEDİR? OKURA VERMEK İSTEDİĞİNİZ MESAJ NEDİR?
Ayça MUTLUCAN :Yeni şeylere, ilham geldiği sürece, açığım ama genelde tarihi fantastik yazıyorum çünkü beslendiğim alan bu. Okurlara hem tarihi sevdirmek hem Türk fantastiğinin de en az Batı fantastiği kadar iyi ve gelişmiş olduğunu göstermek istiyorum. Ayrıca yazdıklarımın insanları doğru yönlendirmesini, örnek olmasını ve ders verici olmasını da istiyorum. Piyasada insanlara kötü örnek olan, yanlış yönlendiren yeterince kitap, film ve dizi var. Bu hastalığa karşı bir aşı olmak istiyorum. İnşallah olurum.

7- YAZAN VE KİTAP ÇIKARTMAK İSTEYENLERE BİR ŞEY SÖYLEMEK İSTER MİSİNİZ?

Ayça MUTLUCAN : İlk önce yazmayı bir hobi olarak mı yoksa bir “ihtiyaç” olarak mı yaptığınızdan emin olun. Bir hobi ya da meslek ise yazmayı lütfen bırakın çünkü arkası gelmeyecek ve kendinizi gerçek anlamda geliştirmeniz ve başarılı olmanız pek olası değildir. Boşa zaman kaybetmek yerine sizi gerçek anlamda ifade eden başka bir uğraşa yönlenmelisiniz.

Bir ihtiyaç olduğuna karar verdiyseniz de o zaman sakın ola ki yazdığını ilk hikayelerin, yayınevleri tarafından kapışılıp çok satanlara gireceğiniz yanılgısına düşmeyin. Bu asla olmayacak, belki çok istisna olan orana mensup olursanız, o başka... Ama çöle kar yağma olasılığı daha yüksektir.

Bugün adından söz ettiren hiçbir iyi yazarın ilk kitapları yayınevleri tarafından kapışılmadı ya da çok satanlara girmedi hatta ilk yazdıklarını hiç yayımlayamayanlar bile var. Yazma yeteneği, siz yazmaya devam ettiğiniz sürece gelişir ve her bir yazar, ilk romanını yayımlama kararı alana kadar öncesinde sayısız hikaye denemesi yapmıştır ama onları yayımlamaya kalkma hatasına da düşmemiştir.

Yazmayı anne karnında öğrenmediniz, haliyle bir hikaye sona erdiğinde harika bir hikaye olmasını beklemeyin ama o hikayeyi da asla atmayın. Bir başlangıç noktanızın olması ileride sizin ne kadar yol katettiğinize dair bir hatırlatıcı olarak hizmet edecektir.

Şahsi tavsiyem kısa hikayeler yazmakla başlayın, bir roman değil. Bol bol yazın ve kendinizi gerçekten hazır hissettiğinizde, bir hikaye sizin kafanıza balyozla vurup, yazılmayı talep ettiğinde, o hikayeyi yazın.

8- YAYINEVİ SÜRECİNİ NASIL BULUYOR SUNUZ?

Ayça MUTLUCAN : Kelimenin tam anlamıyla “rezalet” Diğer ülkeleri bilemiyorum ama bizim ülkemizde içler acısı bir süreç söz konusu. En rezil hikayeyi bile yayımlayabiliyorlar, sırf yazan kişi ünlü diye yahut bir Wattpad’da  milyonlar tarafından okundu diye. Bazı yayınevlerinin yazarın kendi “reklamını yapacak” durumda olmasını bile talep ediyor. O zaman size ne gerek var ki? Çocuk hikayeleri ise daha ayrı bir felaket, daha yeni bir sözde çocuk hikaye yazarının kitabında uygunsuz noktalar olduğu ortaya çıktı, geçmişte de böyle örnekler var. Diğer yandan harika hikayeleri olan yazar adayları sürecin dışına itiliyor ve onlar da kendilerine bir yer bulmak için yıllarını  harcıyor.

Her yayınevi için söyleyemem ama genel olarak yayınevlerinin sorunu nedir, ne yapmaya çalışıyorlar anlamakta zorlanıyorum. Şu bir gerçek ki bu sistem kökten değişmek zorunda.

9- SİZE SORMAMI İSTEDİĞİNİZ BİR SORU VAR MI? SİZİN BANA HERHANGİ BİR SORUNUZ VAR MI?

Ayça MUTLUCAN : Hayır, teşekkürler. Sanırım ifade etmek istediğim her şeyi sormuşsunuz.

10- OKURLARINIZA BİR ŞEY SÖYLEMEK İSTER MİSİNİZ?


Ayça MUTLUCAN : Unutmayın ki yazarlık, uzun vadeli bir yatırım gerektirir, kısa vadede hiçbir şey elde edemezsiniz.

BİZİMLE OLDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUM.

DUYGU SONGÜL KAHRAMAN

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Bir Kitap Bin Yürek Published @ 2014 by Ipietoon