Tahta Kolye
kitap sayısı: 208
Annesi ile birlikte Çeşme'de yaşamakta olan İnci, vefat
etmiş arkeolog dedesinin çalışma odasına girip beşinci yaş gününde çekildikleri
fotoğrafın arkasına iliştirilmiş notu keşfettiğinde; kendisini,
gerçekleştirdiği taktirde dedesini arafından kurtaracak bir vasiyetin içinde
bulur. Bir zamanlar dedesinin en yakın arkadaşı olan adamın torunu ile tanışıp,
adı Demir olan bu gence sırrını verdiğinde, düşündüklerinden daha fazla ortak
noktaları olduğunu fark ederler. Bir ören yerinde buldukları iskeletin parmağındaki
alyansta yazan isim ve kırmızı kadın ayakkabısı onlara bu tehlikenin içindeki
iki piyon olduklarını hatırlatırken, İnci'nin beşinci yaş günü hediyesi olan
tahta bir kolyenin gizemini çözmek zorunda kalırlar. Onlara eşlik eden
arkadaşları değil, bir aşığın oyunu ve fotoğrafları olacaktır.
KİTAP YORUMUM: Kitap İnci'nin ölmüş dedesini rüyasında görmesi ile macera başlıyor. Arkeolog olan dedesi ona rüyasında yardım istiyor. Rüyaların varlığının gerçekliğine inandığım için ilk satırlardan beni kitap kendine aldı. Yine bir günde okuduğum kitabım.
İnci yalnızlığın verdiği şaşkınlık ve dedesine olan özlemi, onun rüyasında gelip yardım istemesi ile ne yapacağını bilememenin şaşkınlığı ile önce kendine yakın bulduğu Demir ile işbirliği yapıyor. Sonra aslında ikisinin de çok ortak noktaları olduğunu keşfediyor.
Aynı mesajlar, aynı kolye, ve yine yol inadına Ali'ye çıkıyordu. Ali bu konunun neresindeydi? Annesi ile ne kadarını paylaşabilirdi? Annesi ve kendisi tehlikede miydi? Demir ne kadar yanında olabilirdi ki?
Bazen yalnızlık dibe vurduğunda en yakınlarımızı yanımızda olmaları gerekirken bulamadığımız da birilerine hem de yeni tanıdığımız birilerine güvenmek zorunda kalırız. İnci bunu yaptı acaba pişman olacak mı ? Verdiği kararlar onu nereye götürecek?
Kolye'yi bulup asıl sahibine ulaştırabilecek mi? Kolyenin sırrı nedir?
Kitaptan yine öğrendiğimiz çok ders var. Mesela başkalarının sorunlarına bakış açımız bize anlatmadıkları sürece, bizden yardım istemedikleri sürece nötür kalmalı ve saygımızı korumalıyız.İnci arkadaşlarına bunu yapmalıydı. Yine ihtiyaç duyduğumuz yakınlarımıza açık dil ile konuşmalıyız. Babasına karşı baştan şeffaf olsa, ya da babası ona karşı yine şeffaf olmayı başarabilseydi her şey çok farklı olabilirdi.
İnci erkek arkadaşı gittiğinde ne yapacak? Yoksa bitecek mi? :) Tabii ki okura tüyo vermeye niyetim yok. Mutlaka okuyun pişman olmayacaksınız. Kapak görseli ve ismi kitaba çok yakışmış.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment