Kader
kitap sayısı:238
Karanlık zindanların prangalı mahkûmu Yaratık’la yorgun savaşçı
Mete’nin hikâyesinin kesişeceği anları nefesini tutarak beklerken, yeraltı
şehirlerinden, ıssız dağ başlarına savrulacaksın…
Hüseyin’le zaman ve mekân sınırlarını zorlayan bir aksiyonu
nefesini tutarak takip ederken, en zor şartların bile kurtuluşa dönüşebileceği
durumlara şahit olacaksın.
Ona boyun eğenlerle, yeniden yazanların hikâyeleri arasında
kendi izlerini arayacaksın.
Kader, bir başlangıç noktasıdır başlangıçta, hayat oradan başlar ve insanoğlu ona yön vermek ister. Her hamle başka yollar açar; yol değişir, yolcu değişir ama yolculuk devam eder.
Kader, bir başlangıç noktasıdır başlangıçta, hayat oradan başlar ve insanoğlu ona yön vermek ister. Her hamle başka yollar açar; yol değişir, yolcu değişir ama yolculuk devam eder.
Kaderini yaşayanların ve Kaderin kendi hikâyesine bir çağrı bu
kitap…
KİTAP YORUMUM: Kitabı okurken sanırım
bu bir cinayet romanı ya da gerilim kitabı dedim ama olay bambaşka yerlere
geldi. Kitabın içinde sanki en az 2 roman varmış ve iki ayrı büyük olay
anlatılıyormuş gibi keyif alarak okudum. ama tabiki olaylar birbirine bağlı
olarak ilerliyor.
Zincirlerinden kurtulmak isteyen
şahıs büyük mücadele etti. O kadar sağlamdı ki eline vurulan zincir bir türlü
kopmak bilmiyordu. Her ne kadar vücudu farklılık göstermeye devam etse de o
hala bir insandı. Onun duyguları ve hayata karşı istekleri vardı. Oysa onu
oraya hapsedenler bunun çokta farkında değillerdi. Onlar sadece görüntüsüne
bakarak onu zincire vurmuşlardı. Şahıs
bir sürü zorlamadan sonra zincirden kurtulmayı başardı ama zincir bir türlü
kopmayınca, kopan şeyin bileğinden ayağıya eli olduğunu fark etti.
Bu arada savaşçı Kılıç kendine bir
yön çizmeye çalışırken tamamen terk edildiğini sandığı bir köşkü bulacak ve orada
dinlenmek isteyecekti. Orada ayağına takılan büyük kaya parçası onu heyecana
sürükledi ve daha evin gizemini çözmeden taşın gizemini çözmesi gerektiğini
fark etti. Büyük taşın kalkması ile oluşan büyük uçurumdan aşağıya indi ve
artık o bilmediği bir yer altı mağarasında yapayalnız bir daha gökyüzünü görüp,
görmeyeceğini bilmeden akibetini bekliyordu.
Daha sonra yaratığın peşine yanına
verilen Hüseyin ve diğerleri ile birlikte düştü. Yaratık onlara göre çok tehlikeydi ve zararlı olmadan onu bulup öldürmeleri
lazımdı. Yolda büyük facialar ile birlikte karda kışta izlerini sürmeye devam
ettiler. Oysa bazen vazgeçmeyi bilmek gerekiyordu. Merak ve vazgeçememek
Kılıç'ın sonunu getirecekti. Hüseyin ise insanları kurtarmak isterken yine
kendine çizilen yönden kurtulamayacak onlar ile birlikte yok olmaya mahkumdu.
Kılıç ve Hüseyin günlerce takip
ettikleri yaratığı büyük mağaranın içine girerek devam ettiler ama ikisi içinde
başka gezegenden gelen ve dünyayı ele geçirmek isteyen kişiler tarafından
kaderleri çizilecekti.
Macera, gizem, vatan sevgisi, dostluk
ve bir yere ait olma hisleri hakim kitapta. İlk defa okuduğum bir kalemdi.
Kesinlikle herkes okumalı dediğim bir kitaptı.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 yorum:
Yorum Gönder