FİRAK 1 / YILÇAY ATAR
KİTAP SAYISI: 226
Kerem'in
bağırışı herkesi derinden etkiledi. Yaşlarla ıslanmış gözlerini Levent'in
gözlerine çevirip zorla da olsa konuşmaya çalıştı.
"Biraz olsun sen de hatırım varsa vur beni!" Sesi boğuk çıkıyordu.
Kafasına dayanmış namlunun ateş almasını ümit etti.
"Biraz olsun sen de hatırım varsa vur beni!" Sesi boğuk çıkıyordu.
Kafasına dayanmış namlunun ateş almasını ümit etti.
KİTAP YORUMUM: iran
rejiminin getirisi olan Meri ile Kerem'in yollara acı bir şekilde çakışır.
Bazen yanlış
yerde yanlış zamanda bulunursanız eğer istemeden de olsa önyargıların getirdiği
acımasız düşünceler ile seni önce kafalarında yargılarlar, sonra sen ne
yaparsan yap infaz ederler.
Meri babası ve
annesi haksız yere öldürüldüğünde Türkiye'ye kaçmaktan başka çaresi kalmamıştı.
Teyzesinin evine sığındı ama bazı insanların para için maalesef yapacakları
şeylerin sınırı yoktur. Kendi işine yaramayan anne ve babasını kurtaramayan
büyük servet teyzesinin aç gözlülüğü ile paraları harcanmaktaydı. O açlıktan tanımadığı
kişilere güvenerek ayakta kalmaya çalışırken teyzesi onun parası ile aç
gözlerini doyurmaya çalışıyordu.
Meri'nin aslında
Kerem'e güvenmekten başka çaresi yoktu. Ama Barney geldikten sonra halen Kerem
ile görüşmek istemesi yeni bir aşkın başlangıcı mı yoksa?
Gerisini sizler
okuyup karar verin.
Şeyhin iki yüzlü
kendine göre insanların hayatını mahfetmesine, cahil getirisi ile insanları yargılayıp
infaz etmesine insan çok sinirleniyor. Teyzeye
de çok sinirlendim ama ah almak diye bir şey var. Sonuna çokta üzülmedim.
Levent ise yapması gerekeni yapıyor. o an ki şartlar ne gerektiriyorsa.
Kitabın devamı
Firak 2 eseri ile devam ediyor. Ben devamının çıkmasını sevgiyle bekliyorum.
Yazarımızın
kalemine sağlık.
DUYGU SONGÜL
KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment