* KÖTÜLÜKÇÜ * KEVSER AYCAN AŞKIM
SAROĞLU *
* DOĞAN NOVUS *
Kötülüğün bir kılığı yoktur, bir kılığı
olsa en çok iyilik kılığına girmeyi sever... Senden vazgeçemem! Bu elimden
gelmez. Seçtim işte yolumu. Bana başka bir seçenek bırakmadın Kerem!
Cabbar el Badisi'yi seçtim. Bir kötülükçüyü. Kötülükçü, intikam planı seçenekleri arasındaki en acı verici olanı bulan, hazırlayan ve uygulatan kişiye deniyormuş. Bir uzmanlık alanı yani. Üstelik plan yüzde yüz işliyormuş. Bir intikam planı için kötülükçüye gittiğinde, o sana senin arzun doğrultusunda, intikam alacağın insanı ya da insanları tümüyle mahvedecek, olabilecek en vahşi intikam planını sunuyormuş. Sen planı seçiyormuşsun ve kader çarkları dönmeye başlıyormuş.
Kaderin dümenini Cabbar el Badisi tutuyormuş. Evet, buradayım. Galiba geri dönüşsüz bir yolda Kerem. Beni buraya gelmeye sen zorladın. Bana başka hiçbir seçenek bırakmadın. Oysa biz birbirimiz için yaratılmıştık...
Aşk varsa, hele de tutkulu, şehvetli bir aşk intikam kaçınılmaz olabilir... Ama ne derler: İntikam alacaksan iki mezar kaz... Biri kendin diğeri düşmanın için... Sizi en karanlık, en tutkulu yanınızla yüzleştirecek, hacmi küçük tahrip gücü büyük bir roman... Kötülükçü...
(Tanıtım Bülteninden)
Sayfa Sayısı: 160
Baskı Yılı: 2016
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Novus
Cabbar el Badisi'yi seçtim. Bir kötülükçüyü. Kötülükçü, intikam planı seçenekleri arasındaki en acı verici olanı bulan, hazırlayan ve uygulatan kişiye deniyormuş. Bir uzmanlık alanı yani. Üstelik plan yüzde yüz işliyormuş. Bir intikam planı için kötülükçüye gittiğinde, o sana senin arzun doğrultusunda, intikam alacağın insanı ya da insanları tümüyle mahvedecek, olabilecek en vahşi intikam planını sunuyormuş. Sen planı seçiyormuşsun ve kader çarkları dönmeye başlıyormuş.
Kaderin dümenini Cabbar el Badisi tutuyormuş. Evet, buradayım. Galiba geri dönüşsüz bir yolda Kerem. Beni buraya gelmeye sen zorladın. Bana başka hiçbir seçenek bırakmadın. Oysa biz birbirimiz için yaratılmıştık...
Aşk varsa, hele de tutkulu, şehvetli bir aşk intikam kaçınılmaz olabilir... Ama ne derler: İntikam alacaksan iki mezar kaz... Biri kendin diğeri düşmanın için... Sizi en karanlık, en tutkulu yanınızla yüzleştirecek, hacmi küçük tahrip gücü büyük bir roman... Kötülükçü...
(Tanıtım Bülteninden)
Sayfa Sayısı: 160
Baskı Yılı: 2016
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Novus
KİTAP YORUMUM
Aile de sevgiyi bulamayan bireyler
genelde sevgiyi dışarıda ve aşkta, bir kadında ya da bir erkekte ararlar ki bu
çok yanlış bir davranıştır. Çünkü anne & baba sevgisi ile aşkın
ayrıştırılması gerektiğini hep düşünmüşümdür.
Kitabın ana konusu ise; sevgiye
muhtaç bir genç kadının ilişkilerinde yaşadığı hayal kırıklıklarını ve
cevapları hep yanlış yerler de aramasını anlatıyor. Tam gerçek aşkı buldum
derken korkuların esiri olan genç kadın acaba sevdiği adamı kazanacak mı? Yoksa
kaybedecek mi? işte sorun burada ki hayatta yaptığımız seçimler bizim hayat
çizgimizi belirler. Hayat çoğu zaman tecrübe kazanmak adına yap boz'lardan
ibarettir. Sevdiğimiz insanlar bazen bize yanlış yaptıkları zaman nefret
ettiğimiz hatta canını acıtmak istediğimiz insanlara dönüşebilir. Karmaşa işte
burada başlıyor ki demek ki o sevgi koşulsuz değil. Gerçek sevgi intikam almaz, aksine karşı tarafın
mutlu olmasını ister.
Kitabın kahramanı acaba hangi yolu
seçecek? Zaten bu bölümleri okurken heyecan en yüksek seviye de. Tabi ki okurun
şevki kaçmaması adına tüyolar vermeyeceğim ama şu kadarını söyleyim. Sıra dışı bir
roman sizleri bekliyor.
Kitaptan öğrendiğim ders ise;
-Hepimizin hayatında bize aşık olan
ama bizim değer verip ama sevmediğimiz kişiler olabilir. Belki de yanlış
şurada. Karşı taraf bizi seviyor diye gidip de her türlü gönül ilişkimizi bize
aşık olduğuna emin olduğumuz insanlara anlatmak demek dinamiti patlatmak
demektir. Aksine doğru davranış şu olmalı, değer verip arkadaş gibi görüşülecek
ve asla kendimizi değerli hissetmek adına karşı tarafı tahrik hiç bir şekilde
etmeyeceğiz. Yoksa sonuçlarına katlanan yine biz olabiliriz.
-Seven insanlar bazen tehlikeli
olabilir. Bu da alt yapıdaki bilinçaltı korkularımızın bizi bir türlü mutluluğa
doğru götürmemesine ve inandığımız şeyi yaşamaya başladığımız da kaybettiğimizi
görmek kaçınılmazdır.
-Her ne olursa olsun ailemiz her
şeyden değerli olmalıdır. Onların kendi hayatlarında yaptığı hatalar ile
anne/evlat ya da baba/evlat ilişkisini zedelemeden saygı duyulmalıdır.
-İçki/sigara ya da buna benzer sosyal
hayatı etkileyecek şekilde alınması yanlışı götürmez ama yanlışı kangren
yapabilir. Bazen yanlışı düzeltmeye çalışmak yerine kangren olan ilişkiler
kesilmelidir.
-Ne kadar büyük olursa olsun her aşk
evliliğe gitmez. Çünkü evlilikte güven/huzur ön plana çıkar diye düşünüyorum. Eğer
aşk yerini huzur dolu bir sevgiye bırakmaz ise, o aşk bitmeye mahkumdur.
-Doğru bir ilişki de eğer bilinçaltı
korkularımız varsa örneğin terk edilmek
gibi bu bizimle alakalı bir sorundur, karşı tarafı suçlamak belki de
anlamsızdır. Sonuçta korkularımız ile aldatılmış ve doğru giden bir ilişkiyi
bitirmişizdir.
-Her ne olursa olsun ilişkiler de
vedalaşılarak ve yüz yüze son defa da olsa yemek yenilerek belki de son defa
kucaklaşarak, el sıkışılarak ayrılıklar erdemli olandır.
KÖTÜLÜKÇÜ kitabı okurken kendinizi
çok sorgulayacaksınız. Bol bol akrep burcuna da değinilmiş. :) Heyecan dorukta
bu heyecandan kendinizi mahrum etmeyin derim. Hele iki final var ki ilk
yüreğiniz ağzınıza geliyor Berrak için üzülüyorsunuz. Sonra serüven başka bir
son ile belki de yeniden başlıyor. Ben kendi adıma kitabın seri olmasını ve
Berrak'ın enerjisinin düşmemesi adına neler yapacağını kendi adıma merak
ediyorum. Ya düştüğünü sandığı an da imzalanan plan girerse araya neler
olabilir.
Bir öğrendiğim derz var ki bu
muhteşemdi. öfkeli iken, olaylar taze iken asla acil bir karar almamalı ve asla
tamamen okuyamadığımız hiç bir kağıda imza atmamalıyız. Bazı imzaların geriye
dönüşümleri olmayabilir.
Değerli yazar Kevser Aycan Aşkım
SAROĞLU'na eserini benimle buluşturduğu için teşekkür ediyorum.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment