Tuesday, July 4, 2017

*GÜZ HAPSİ * NURİYE ZEYBEK*



*GÜZ HAPSİ * NURİYE ZEYBEK*
Gözlerimi yeniden açtığımdaysa küçüklüğümde Bağdat'a kadar uzandığını düşlediğim Bağdat Caddesi'nin iki yanında ritimsiz aralıklarla sıralanan ağaç ve binaların, ayna kırıkları üzerine dağılan parçalı izdüşümleri tekrar eski yerlerine gelmiş, etrafımda tersyüz olan ne varsa bir çırpıda düzelivermişti. Bu kez de mutlu bakan bir çift duru mavi göz karşılamıştı beni. Renkli ışıkların aydınlattığı varaklı aynadan elimdeki kırık aynaya muzipçe gülümseyen bu büyülü göz, beni büyük bir hızla kendi okyanusunun derinliklerine çekiyordu. Bu düşsel yolculuğumda, "Her insanın kendi illüzyonunda yaşadığı, hayatını kendi kurguladığı çevrede kendi yarattığı karakterlerle ve yine kendi düşlediği biçimde sürdürüyor olabileceği," türünden fantastik düşüncelere kapılmıştım.
(Tanıtım Bülteninden)

Sayfa Sayısı: 350

Baskı Yılı: 2012

http://www.dr.com.tr/kitap/guz-hapsi/nuriye-zeybek/edebiyat/deneme-yazin/urunno=0000000406653
KİTAP YORUMUM
Kitabı okurken sürekli duygu değişimi yaşadığımı söyleyebilirim. Sonuna doğru ise sanki Ruhun olgunlaşma evresini tarif etmiş yazar. o yüzden bir nevi Ruhun olgunlaşma sırasında aldığı darbeleri yaşadıklarını kabullenen Esin yine kendisine yakışan bir karar ile finali tamamlıyor. Evet yaşadığı her şeyin bir nedeni vardı Esin'nin bana göre de. Yoksa o kara nasıl aklanır bilemeyecekti. Her insanın hayatında inişler ve çıkışlar olur ya hani, ben Esin kadar cesur olabilmeyi çok isterdim itiraf ediyorum. İnsanın alışkın olduğu şeyleri bırakması kolay değildir. Esin'in bir an da bırakıp ve kendini kamufle ederek yaşaması ise aslında insanın aklına şunu getiriyor. Hepimizin zaman zaman kendimizi korumak adına takındığımız maskelerimiz yok mudur?
Peki ya Osman Baba. Hayatımız da hangi kadın istemez ki onun gibi birini hayatında. Onun gibi birine aşık olmak, olabilmek, olmayı başarabilmek. Gerçi aşk seçemiyoruz ama o da ruhu olgunlaşma evrelerinden birisi diye düşünüyorum. Esin ile Osman babanın yaşadığı apayrı aşklar arasında dağlar kadar fark vardı. Bana sorarsınız Esin'in aşkı, egosunu ön plana getirirken kendi benliğine zarar verirken, Osman babanın aşkı ise koşulsuz gerçek aşkı anlatıyordu. Kim demiş aşklar tek başına yaşanmaz diye, Ya da umut olmadığını bile bile beklenmez diye.
Sokakta yaşayan her çocuğun hikayesi ise başlı başına bizlere verilen ibretlik hayat hikayeleri bana göre. Kitabın içeriği yine dopdolu. Yazarımızın ilk daha önce SUYA DÜŞEN KİR isimli eserini okuduğum da da kaleminin asaletini görmüştüm. Öğretisi olan kitapları gerçekten seviyorum. Kitaplar da olmasa kaçımız acaba Esin gibi gidip bizzat sokak çocuklarının yaşadığı hayatı yaşayarak öğrenebilecek. iyi ki kitaplar var ki önyargımızı yaşamadan kırabiliyor ve tabi ki bir çok tecrübe kazanabiliyoruz.
Sırada yazarımızın DERİN isimli kitabımızı okumak var . inşallah son eseri olan SOYKIRIM eserini de okuma şansını bulabilirim.
Değerli yazarımıza eserlerini bana ulaştırdığı için teşekkür ediyorum.

DUYGU SONGÜL KAHRAMAN

0 comments:

Post a Comment

 

Bir Kitap Bin Yürek Published @ 2014 by Ipietoon