* MAVİ BONCUKLU
ÇARIKLAR * ŞERİFE B. GÜLSEÇGİN *
Mavi Boncuklu Çarıklar;
Tarihe “93 Harbi” olarak geçmiş olan Osmanlı-Rus Savaşı’nın milliyetçilik
akımları ile büyük acılara sahne oluşunu, parçalanmış aileleri, yarım kalmış
aşkları, imkansızlıklar içindeki kahramanlıkları anlatır.
Plevne düşmüş, halk, yıllarca
huzur içinde yaşadıkları kaleyi terketmeye başlamıştır. Kara kışın ortasında
her türlü imkansızlık içinde yol almaktadırlar. Herkes ölesiye kahırlıdır.
Plevne Halkının kaleyi terkettiğini haber alan dağ eşkıyaları hemen işe
koyulurlar ve göç konvoyuna saldırırlar. Katliam sonrası değerli ne bulurlarsa
çalarlar. Çaldıklarının arasında, kahramanlarımızdan Yusuf’un aşık olarak
evlendiği güzeller güzeli hamile eşi de bulunmaktadır. Yusuf, gözlerinin önünde
kaçırılan karısı için bir şeyler yapmaya çalışır. Başaramayınca deliye döner ve
karısını kurtarabilmek eşkıyaların peşine düşer. Yusuf’un güzel ve hamile eşi
Zeliha ise, diğer kaçırılan kadın kölelerle birlikte Rodop Dağları’ndaki eşkıya
köyüne götürülür. Zeliha’yı burada büyük bir keder beklemektedir. Kocasından
kalan tek hatıra mavi boncuklu çarıklarıdır ve onu bağrına basar. Yusuf ise hiç
yılmadan karısını aramaya devam eder.
Rodop eşkıyaları aslında ciddi bir amaca hizmet etmektedirler. Müslüman Türk’leri Balkan topraklarından sürebilmek için korkunç bir zulüm uygulamakta, Bulgaristan’ın tam bağımsızlığı adına Rusya ile işbirliği yapmaktadırlar. Balkan topraklarındaki Türkler çaresizce bu zulüme karşı durmaya çalışmaktadırlar.
Rodop eşkıyaları aslında ciddi bir amaca hizmet etmektedirler. Müslüman Türk’leri Balkan topraklarından sürebilmek için korkunç bir zulüm uygulamakta, Bulgaristan’ın tam bağımsızlığı adına Rusya ile işbirliği yapmaktadırlar. Balkan topraklarındaki Türkler çaresizce bu zulüme karşı durmaya çalışmaktadırlar.
KİTAP YORUMU
Müslümanları Balkan topraklarından sürerken
eşkiyalarca kaçırılan hamile müslüman bayanlar acaba nasıl ayakta
kalacaklardır. Binlerce hikayenin içinden sadece bir tanesi olan güzeller
güzeli Zeliha ile Yusuf'un çaresizliğini iliklerinize kadar hissedeceksiniz .
Savaşın kanlı hali, insanların insanlıktan çıkması, açlık, fakirlik,
yaşadıkları topraklarından olması yetmemiş gibi bir de eşkiyaların
müslümanların mallarına, canlarına ve namuslarına göz koymaları, dağdaki kendi
kurdukları haremlerine, kendi adalet anlayışlarına göre Kaçırılan müslüman
kadınların zorla tecavüz edildikten sonra evlendirilmesi ve kendilerinden
olanların çoğaltılmaya çalışılmasını okurken iliklerinize kadar donacaksınız.
Kendisi ile
kaçırılan bir çok kadın kaderine razı olup onlardan biri ile evlenip çoluk çocuğa
karışırken Zeliha'yı güçlü kılan, boyun eğdirmeyen Yusuf'a olan aşkıydı.
Kitaptan
öğrendğim der ise;
- Savaşın kimseye asla faydası olmadığı, her zamanki gibi sivil halk ve kadın-çocukların etkilendiği,
- Savaşın kimseye asla faydası olmadığı, her zamanki gibi sivil halk ve kadın-çocukların etkilendiği,
-Maneviyatın
önemi, Allaha koşulsuz sığınmak, ona güvenmek,
-Şartlar ne kadar
kötü olursa olsun eğer inanırsa bir insan her zaman umut vardır.
Yusuf ile acaba
Zeliha tekrardan kavuşacak mı? Doğan çocuğunu acaba o kadar acımasız eşkiyanın
içinde sağlıklı şekilde büyütebilecek mi? Yoksa onların kanunlarına boyun eğip
çocuğunu bir eşkiya gibi Türk düşmanı olarak mı büyütecek? Zeliha'nın başına
gelen bu büyük sınavı okurken çok hüzünleneceksiniz.
Yazarımızın
okuduğum ilk romanı ve kalemi oldukça akıcı. Çok başarılı bulduğum bir eser.
Başarılarının devamını diliyorum.
Piyasada olan
diğer eserleri ise;
-
DUYGU SONGÜL
KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment