Ejder Kelebek GünDoğumu / Tülin Baturu Ocak
kitap sayısı:552
Kendime dahi açıklayamadığım şekilde sevdiklerimin uğruna acı çekmeyi
bırakmıştım. Bilinmeyen yüce seçilmişliğin güçleri, acılarda sınır
tanımıyordu. Yüzyılın işlenmiş sapkın cinayetlerinden ve peşimizi
bırakmayacak psikopat hedefin alanından çıkmak yetmiyordu. Tüm
sevdiklerimizin ölümcül cesaretini kamçılayan, sağduyumuzu bozan yine
kendi sevgimizdi. Düşmanların, lehine rolleri değişiyordu. Yaşamın gafil
avladığı, istemediğimiz, gerek duymadığımız, asitli ateş hattında
umursamaza doğru giden kurallarla yüzleşmek kolay olmayacaktı.
Kaderimde, sevdiğim kişilerin incitebileceğini bile bile seveceğim, savaşacağım ve koruyabileceğim hiç aklıma gelmezdi. Bütün ihtiyaçlarım yüzyıllık katilin düşmanına göre düzenlenmişti. Sonumun yeni başlangıcım olacağını bilemezdim. Acımasız psikopatlığın getirdiği ölümler, Ejder Çukuru’nun gerçekliğinden çok daha acımasızdı. Uyarılmaların olmadığı, geçmişe yetişilemeyen kısırdöngü devam ediyordu.
Sevdiklerim için öldüren bir felakettim. Acılarımı kendimden başka kimse gideremezdi. Bunu bilerek sevmeyi reddetsem de ruhum bedenimi ele geçiren bir mayın tarlasıydı. Seçim hakkım kalmadığında, severken, ölüm artığının sunduğu büyük risklerde; kazanılan zaferin, kaybedildiği yerdeydim.
Sevgide engellediğiniz, planlandığınız ilerlemelerden savaşamadığınız
gibi kaçamıyordunuz da. Hayalini kuramadığım, sevginin gölgesini
getirenler oluyordu.
“İstenmeyen sevgi, ne cehennem ne de cennete göre düzenlenmişti.”
(Tanıtım Bülteninden)
#kitapyorumum:
Tülin hocamın daha önceden 13 vakti serisini okumuş ve film olması
gerektiğini düşünmüş, hissetmiş ve çok beğenmiştim. Yeni seri Ejder
Kelebek geldiğinde bu düşüncem daha da perçinleşti. Kim demiş Türk
yazarları fantastik yazamaz diye. Bir çok fantastik yazan yazarımız var
ama Tülin hocamın kalemi benim yanımda çok ayrı bir yeri var. Dostluğu
bu kadar güzel anlatan, yardımlaşmayı, koşulsuz sevgiyi anlatan bir
kitap birde üzerine güçler eklenince daha da hayata olan inancınız
tazelenip, güçleniyorsunuz.
Kitaptan biraz bahsetmem gerekirse,
Akita (seçilmiş) tuhaf ve yeni güçler de kazanarak daha da güçlenerek
dostlarını kurtarmaya, aile yadigarını almaya ve Ejder Armeni bölgesine
getirmeye kararlı.
Peki Akita bunu başarabilecek mi onu ancak kitabı okuyarak anlayabileceksiniz.
Hiç bilmediği bir ortam, tuhaf adetler ve kimin aslında ne kadar iyi ya
da kötü olduğunun anlaşılmadığı birbirine karıştığı bir yer.
Acaba kurtulduğu sandığı düşmanlarından kurtulabildi mi?
Getor hayatta olabilir mi? Asıl tehlikede olan yoksa kendisi mi?
Dengelerin sık sık değiştiği güç ve iktidar, entrikalar uğruna varılan
netice ne olacak?
Sdffffataul eşliğinde keyifle okudum. Bence halen
okumayanlar ve yazarımızın kalemi ile tanışmayanlar varsa 13 vakti
serisinden okumaya başlayın. Yüreğimi değerli kalemi ile ısıtan değerli
yazarıma bende kocam 13 diyorum.
sdffffataul eşliğinde kocaman 13.16.19.
Daha önceden yapılan yorumları kitabın sonuna jest yaparak basılması
süper olmuş. Kendi yorumumu da sevgiyle gördüm ve bana kendimi çok güzel
hissettirdi. Okuruna değer veren değerli yazarımıza ayrıca teşekkür
ediyorum.
#alinti
Otların arasından gelen garip sese yöneldim. Ağaç dibinde kabın içinde
haşladığı koca but elinde söyleniyordu. Ses tınlamaları farklıydı.
Arkasından izliyordum, iki üç lokmada yutmasını sağlayan elindeki koca
şişeyi kafasına dikti.
Kesinlikle okuyun.
Duygu Songül KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment