Sunday, September 20, 2020

Mücevher Gözlü Anka / Özlem Abut OTLUOĞLU


 

Mücevher Gözlü Anka / Özlem Abut OTLUOĞLU

KİTAP SAYISI: 446

 

“Defalarca Küllerinden Doğan Bir Kadının Hikâyesi”

 

Bir kadını takdimimdir... Görünümü değerli bir mücevher kadar parlak, iç dünyası yalın bir taş kadar soğuk ve tenha. Zümrüt yeşili gözlerinde isyan var. O, yenilgiyi inkâr etmeye ant içmiş, yangınların ardından küllerinden doğan bir Anka: Zümrüt Paşaoğlu…

 

Zümrüt’ün kaybolduğu labirent, kaderinden çıkış yolu ararken tehlikelerle doludur. Zengin ve saygın bir avukatın güzelliği dillere destan kızı da olsa hayatın gazabından kurtulamaz. Mesleği olan gazetecilikte zirveye yükselmesine rağmen var olma mücadelesi asla bitmez. Yüreğini kanırtan değersizlik hissi onu dibe çekerken, üvey annesinin sevgisizliği, çocukken uğradığı taciz, bulimia, kendinden dahi çok sevdiği adamın sıra dışı ihaneti, kocasının hakaretleri, mobbing,  uğradığı tecavüz, evlat acısı ve imkânsız gibi görünen bir aşk ile nasıl başa çıktığının hikâyesidir “Mücevher Gözlü Anka”.

 

Eminim ki bu romanın sayfalarını okudukça Zümrüt Paşaoğlu’nun attığı sessiz çığlıkları işiteceksiniz, acıları belki size tanıdık gelecek. Her kadın, yüreğinin yangın yerinden göğe yükselen bir Anka değil midir zaten?

 

 

(Tanıtım Bülteninden)

KİTAP YORUMUM:

İlk başta kitaptan öğrendiğim öğretileri üzerine durmak isterim. Dışarıdan kariyeri olan, maddi durumu güzel, kariyeri olan biri ile evlilik yapan, dışarıdan gayet nazik kibar görünen kişilerin aslında hiç de sandığımız gibi olabileceğini de düşünmemiz gerekiyor. Her şey her zaman göründüğü gibi olmayabilir. Mutlu sandığımız kişilerin neler yaşadığını bilemeyebiliriz. Tecavüze, tacize  uğramak sandığımız gibi fakir çocuklarına ya da fakir ailelerde, kültürsüz aileler de gerçekleşmiyor. Eğer kişi kendini aşamadıysa bu ihtimaller her zaman var. Tecavüz kişinin eşi olması sadece durumu zorlaştıran, daha da çıkmaza sürükleyen bir neden.

Kitaptan özet bahsetmem gerekirse bir kere zengin ama annesi vefat etmiş, üvey annesinin manevi şiddetine uğrayan Zümrüt'ün tüm hayatını etkileyen kilolara yaşadıklarının dönüştüğünü görüyoruz. Aşkı tanıyana kadar belki bu sorunu taşıyabilse de aşık olduktan sonra durum tamamen değişmesi gerektiğini Zümrüt'e hatırlatıyor ve Zümrüt zayıflama kampında bu sorunu kökten çözüyor. Zümrüt'ün belki de en önemli şansı para sorununun olmaması ve babasının iyi bir insan olması. Zümrüt ani bir kararla evlenmesi gereken kişi ile değil de başka birisi ile evlenmek zorunda kalıyor. Zorunda diyorum bazen ani verilen kararlar sağlıklı olmayabilir. Aslında iletişim ailemiz ile o kadar önemli bir şey ki belki de babası ile konuşabilseydi durum daha farklı olabilirdi. Yine evliliğinde yaşadığı hatta çoğu kadının yaşayıp sineye çekmek zorunda kaldığı bir çok zorluğu yaşıyor. Onu kurtaran yine çok çalışkan olmasından dolayı bir kariyerinin olması yaşadıklarına son noktayı koymayı başarıyor.

Zümrüt çok aşık olduğu Baran yerine niçin başkası ile evlenmek zorunda kaldı?

Zümrüt aşık olmasaydı kilo vermeye bu kadar net niyetlenebilir miydi?

Peki Eren ile sonu ne olacak? Aslında bu bölümü bende çok merak ediyorum ama belki de yazar her okurun kafasında hangi son ile bitmesi isterse öyle bitsin istediği için sonucu yazmamış olabilir. Merak ediyor muyum evet ama duymaktan da korkuyorum farklı istemediğim bir son ile bitecek diye. Toplumda kadın olmak nasıl bir şey sorusunun cevabı çok net bence. Kesinlikle okuyun. İlk defa okuduğum çok keyif aldığım 2 gün gibi kısa sürede bitirdiğim bir eserdi.

DUYGU SONGÜL KAHRAMAN

 

 

0 comments:

Post a Comment

 

Bir Kitap Bin Yürek Published @ 2014 by Ipietoon