Kıyam Zamanı Ayla Koca REN KİTAP

 Kıyam Zamanı

Ayla Koca

REN KİTAP

KİTAP SAYISI: 256

Ve anladı ki insan; şeytan aslında hiç var olmadı. Herkesin şeytanı kendi içinde onunla beraber doğup büyüdü. Kiminin şeytanının adı hırs, para, şehvet oldu. Kiminin şeytanı ise sessiz, sakin ve hep uykuda kaldı.

Aykut Komiser, şehirde aniden başlayan tarikat cinayetlerini çözmeye çalışırken bir gece eşi tarafından öldürülmeye çalışılır. Eşinin de tarikatın üyesi olduğunu öğrenmesiyle Aykut, kızıyla birlikte yaralarını sarmak istese de olaydan yedi yıl sonra tarikat cinayetleri yeniden başlayınca kendini olayların odağında bulur. Mesih gelecek, kıyamet kopacak dedikoduları ve artan cinayetlerle yüklü günler Aykut Komiseri ve bütün insanları esir almıştır…
Şimdi Aykut, duygularıyla birlikte bütün zorlukların üstesinden gelip bu tarikatın köküne inebilmelidir…

KİTAP YORUMUM: Yazarımızın nezdinde ilk başta tüm emekçi sağlıkçı arkadaşlarımıza, canlarımıza özverili çalışmalarından dolayı teşekkür etmek istiyorum. <3

Yine yazarımızın nezdinde özverili çalışmaları ile kendi hayatından ödün veren Polislerimizi kutluyor ve Rabbim korusun diyorum.

Gelelim kitabımıza. Kitabımızın türü Polisiye ve Gerilim. Büyük Yürek Aykut Komiser'in yıllar 17 yıl önceki yaşadığı cinayet türüne benzer cinayetler tekrar hortlar. 17 yıl önce yine özverili bir şekilde çalışırken kanlı cinayetleri çözmeyi başarmış lakin eşinin kendisini öldürmeye çalışmasını bir gecelik ani çıldırma olarak yorumlamıştı. Yoğunluğun getirisi olan eşi ile fazla ilgilenemediği için eşindeki, yuvasındaki kara bulutları fark edememişti. Mutlu bir evliliği olduğunu düşünen Aykut komiser hiç ummadığı bir an da karısının büyük hayvani hırlamaları eşliğinde kesilmeye başlayacaktı. Oysa o ölümü böyle hayal etmemişti. Hele ki çok sevdiği eşi tarafından hiç bilmediği bir nedenden dolayı böyle acı bir şekilde doğranmaya başlanması onu bedeninden çok ruhunu acıtacaktı.

17 yıl Kızı Sare ile birlikte birbirlerini onarmaya çalışmışlardı.Tam her şey bitti derken yine aynı tür cinayetlerin hortlaması onu geçmişini sorgulamasına ve cinayetlerde kendisine verilen mesajları çözmesini gerektirecekti.

İnsanlar hipnoz altında gibi niçin birden, bire anne yada babalarını, teyzelerini doğrayıp etlerini yiyorlardı? Din ile mi kandılıyorlardı? Oysa İslamiyette cana kıymak yoktu. Cana kıyarak nasıl cennete gideceklerini sanıyorlardı? Olayları büyük özveri ile yardımcıları ile birlikte çözmeye çalışır iken hem kendi hayatından, hem de çevresinin hayatlarından çok kayıplar gidecekti.

Şeytanlaşmış insanların zayıf noktalarını bulmak zordu. Kandırıldıkları yol onun mantığına uymuyordu.

Kitaptan öğrendiğim yine çok güzel öğretiler var.

Dini alet edenleri ayırt etmenin vakti geldi. Zaaflarımıza yenik düşmemeliyiz. Tıpkı Ayşegül'ün hedefine giderken acı şekilde ölmesi gibi. Bilim doğru yerde kullanıldığında anlam taşır. Deney için hiçbir canlının yaşam hakkını elinden alıp bunu din kisvesi altında yapmak hiç bir mantığa sığmaz.

Bazen aile olmak için kan bağı gereksizdir. Kimin yanında büyüdüyseniz aslında onun özeliklerini, öğretilerini alırsınız.

Aşk ise , bazen hiç ummadığınız an da ve hiç ummadığınız ortamda gelebilir. Gerçek aşkı gelişinden tanırsınız.

Sanırım uzun süre :D sebze ile besleneceğim ama yazarımızın kalemini çok sevdim. İlk okuduğum eseriydi. Diğer eserlerini de en kısa zamanda okumaya niyet ediyorum.

Okumama vesile olan Gonca Çolak arkadaşımıza ve değerli yazarımıza teşekkür ediyorum.

DUYGU SONGÜL KAHRAMAN