MELEKLER SİZİ KORUSUN /SELMA MADEN AVCU
Sayfa Sayısı: 320
Selma
Maden Avcu, "Melekler Sizi Korusun"da, kendi aklına düşen sorulardan
yola çıkarak okuyucuyu sımsıkı saran, hiç azalmayan heyecanı, duygusallığı ile
beslenen usta işi bir fantastik kurguya varıyor...
"Küçük yeğenim Çınar, otuz yıl önce bu yaşamdan ayrıldığında, yedi aylık bir bebekti. Onu bir gece rüyamda gördüğümde, bugünkü yaşına ulaşmıştı ve bir orman içindeki patika yoldan yürüyordu. Beni görünce, "Teyzem!" diyerek, boynuma sarılmıştı. Öteki yaşamda bebekler, büyüyor muydu? Bir arkadaşım, beş yıl önce bu dünyadan ayrılmış olan küçük kız kardeşinin, rüyasında üşüdüğünü ve çok acıktığını söyleyerek, kendisinden süt ve elbise istediğini anlatmıştı. Gökyüzünde neler oluyordu? Bu dünyadan ayrılan çocuklarımızı, rüyalarımızda görmemizin bir anlamı var mıydı? Bu duygular, bu kitabı yazma kararı almamda etkili oldu. Bazı zamanlarda, gökyüzünde bulunan melek çocukları düşündüğümdeki hislerimi kaleme alarak; bunları, bir kitapta toplamaya karar verdim."
-Selma Maden Avcu-
(Tanıtım Bülteninden)
"Küçük yeğenim Çınar, otuz yıl önce bu yaşamdan ayrıldığında, yedi aylık bir bebekti. Onu bir gece rüyamda gördüğümde, bugünkü yaşına ulaşmıştı ve bir orman içindeki patika yoldan yürüyordu. Beni görünce, "Teyzem!" diyerek, boynuma sarılmıştı. Öteki yaşamda bebekler, büyüyor muydu? Bir arkadaşım, beş yıl önce bu dünyadan ayrılmış olan küçük kız kardeşinin, rüyasında üşüdüğünü ve çok acıktığını söyleyerek, kendisinden süt ve elbise istediğini anlatmıştı. Gökyüzünde neler oluyordu? Bu dünyadan ayrılan çocuklarımızı, rüyalarımızda görmemizin bir anlamı var mıydı? Bu duygular, bu kitabı yazma kararı almamda etkili oldu. Bazı zamanlarda, gökyüzünde bulunan melek çocukları düşündüğümdeki hislerimi kaleme alarak; bunları, bir kitapta toplamaya karar verdim."
-Selma Maden Avcu-
(Tanıtım Bülteninden)
KİTAP YORUMUM: 1930 NEW YORK da yaşayan Kate ve
Bill kızları serana'yı 7 yıl önce kaybetmişlerdir. onun dünyayı terkettiği
günün anısı için onunla gezdikleri yerleri gezmeye karar verirler.
Serena ise gökyüzünde sürekli ağlamaktadır ve
ailesi ile yine eskisi gibi birlikte yaşamayı arzu etmektedir. Kötülük ve
iyilik yine gökyüzünde de vardır.
Bütün korkularını bir yere bırakarak Serena
gökyüzünden kaçar ve yine ailesinin yaşadığı yere uçarak gelir. Artık o bir
melek bebektir. Kate ve Bill onun ruhunu görmeye başladıktan sonra asıl mücadele başlıyor.
Tekrar gökyüzüne dönmek istemeyen Serena, ondan
tekrar ayrılamayacaklarını düşünen Kate ve Bill kızlarını korumak için ne
yapacaklardır?
Erkek kardeşi olan Serena, artık ailesinden hiç
ayrılmak istemiyordur.
Serena'nın bazılarına görünüp, bazılarına
görünmemesinin sebebi nedir?
Bedeni ona çektiği acılar karşılığında hediye
olarak verildi. O bu hediyenin ne kadar değerli olduğunun farkında mı? hatta
bizler bedenlerimizin ne kadar değerli olduğunun farkında mıyız? sorusunun
cevabını ister istemez düşündürüyor insana. Hatta yaşam nedir? yeteri kadar dua
ediyor muyuz? Dua etmenin önemi üzerinde çok durulmuş. Bu arada hristiyan bir
ailenin o zaman ki gelenek ve göreneklerini okuyorsunuz. Ben şahsen Türk
ailelerine benzettim. Sonuna kadar keyifle okudum.
Hatta aşık olan Serena sevdiğine kavuşabilecek mi?
diye buraya minik bir ipucu daha bırakayım. Yazarımızın diğer kitabını da
sabırsızla okuyacağım. Süper ötesi bir kalem. Film tadında okudum.
Fantastik türü bu eserde Mucizelere inanacaksınız.
Ailenin önemi çok güzel irdelenmiş. aslında
kitapta çok güzel öğretiler var. Mesela güven verdiğimiz kendimizi esirgemeden
çalıştığımız insanlar belki de bize yine güzel bur mucizedir. Dua ettikten
sonra duanın gücüne inanmak ve yine başkaları içinde içten dua etmek. Çok çok
sevdim. Manevi yüklü bu kitabı mutlaka okuyun derim.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment