-SİRENLER-BİRSEN İNANÇ-PUSLU YAYINCILIK-
Yüreğimi
yokluyorum: Üşümüş! Gördükleri ve yaşadıkları karşısında işleyişini durdurmuş;
isteyerek atmıyor… Çünkü biliyor ki hiçbirimiz kendimize ait değiliz. 'onlar'
için birbirimizi yontup şekillendirmekten ve insanlığı kemirmekten başka
yaptığımız bir şey yok. Aslına bakarsanız bir anlamımız da yok. Anlam
taşıdığını düşünen kim varsa hepsi yanılmakta. Çünkü biz, yaşamıyoruz. Biz
sadece ölüme hazırlanıyoruz!.. Bu gerçek, kendisini fark etmemiz için tüm
çıplaklığıyla önümüze serilmişken; neden onu görmüyor, duymuyor, konuşmuyor ve
anlamaya çalışmıyoruz ki? Başından sonuna kadar yalanlarla kasılan bir hayatta,
neden hâlâ var olmak için sonsuz bir çaba sarf ediyoruz? Neden yokluk için
savaş veriyor, haykırmak gerekirken susuyor ve öylece, ince ince yanışımızı
seyrediyoruz? Neden? Kimler için? Hangi haklı sebeplerle? Sorular, sorular,
sorular… Bu kitabı yazarken, gölgemle birlikte tüm bu sorulara ne çok cevap
aradık, ne çok konuştuk…
KİTAP YORUMUM
Bana kitabın türü fantastik kişisel Gelişim olarak döndü,
hissettirdi diyebilirim. Kitapta genç bir kadının hayata karşı bakış açısını,
yalnızlığını, kırgınlıklarını, affedemedikleri anlatılıyor. Kitabın
başlangıcında ilk başta bir şey anlamadım ama sonra birden içine girince dün
gece heyecanla bitirdim. Kitabın ana karakterinin hayata bakış açısı ilgimizi
çekerken sıradan sandığımız kitap birden öyle bir şey oluyor ki beni çok
şaşırttı diyebilirim.
Kitabın bana öğrettiği ders ise;
-iletişimin önemi
-iletişimin önemi
-Ne kadar kızgın ya da kırgın olursak olalım karşımızdaki kişiyi
dinlememiz gerektiği ve bazen görünen ile yaşanan şeylerin farklı olabileceği.
Hayatın, yaşamanın önemi, ya da nefes almak yaşamak demek midir?
Bunu verilen örnekte ana karakterin hayatında çok güzel anlatılmış.
-En önemlisi yine kitabın bizlere verdiği öğreti ise, affetmenin
önemi. Herkesi affedebiliriz belki ama niyeyse kendimizi affetmeyi başaramayız.
Bu da sorunları ve hastalıkları, debresyonu beraberinde getirir.
-En önemli kural ise, bana göre gerçek bir aşk varsa kesinlikle
2. şansı o ilişkinin hak ettiği. Zaman ne kadar geçerse geçsin eğer varsa şans
o kullanılmalı. Bu yüzden Kitabın karakteri ile kitap bitince kavga ettim ve
kızdım ona. Bana göre yanlış bir karardı. Ama olaylara bakış açısı dünyadaki
misyonunu yitirmesi onu o karara itti.
Kitabı okurken gerçekten keyif aldım bence devamı gelmeli.
Gölgelerin gücü adına diyorum ;) başka da bir şey demiyorum. Okumalısınız. Size
de öğretileri olacaktır mutlaka.
Değerli yazar arkadaşım Birsen İNANÇ’a eserini benimle
buluşturduğu için çok teşekkür ediyorum. Yeni eserlerini ve bu kitabın devamını
acilen sevgiyle bekliyorum.
DUYGU SONGÜL KAHRAMAN
0 comments:
Post a Comment