18 Kasım 2016 Cuma

-SİRENLER-BİRSEN İNANÇ-PUSLU YAYINCILIK-

-SİRENLER-BİRSEN İNANÇ-PUSLU YAYINCILIK-

Yüreğimi yokluyorum: Üşümüş! Gördükleri ve yaşadıkları karşısında işleyişini durdurmuş; isteyerek atmıyor… Çünkü biliyor ki hiçbirimiz kendimize ait değiliz. 'onlar' için birbirimizi yontup şekillendirmekten ve insanlığı kemirmekten başka yaptığımız bir şey yok. Aslına bakarsanız bir anlamımız da yok. Anlam taşıdığını düşünen kim varsa hepsi yanılmakta. Çünkü biz, yaşamıyoruz. Biz sadece ölüme hazırlanıyoruz!.. Bu gerçek, kendisini fark etmemiz için tüm çıplaklığıyla önümüze serilmişken; neden onu görmüyor, duymuyor, konuşmuyor ve anlamaya çalışmıyoruz ki? Başından sonuna kadar yalanlarla kasılan bir hayatta, neden hâlâ var olmak için sonsuz bir çaba sarf ediyoruz? Neden yokluk için savaş veriyor, haykırmak gerekirken susuyor ve öylece, ince ince yanışımızı seyrediyoruz? Neden? Kimler için? Hangi haklı sebeplerle? Sorular, sorular, sorular… Bu kitabı yazarken, gölgemle birlikte tüm bu sorulara ne çok cevap aradık, ne çok konuştuk…

KİTAP YORUMUM

Bana kitabın türü fantastik kişisel Gelişim olarak döndü, hissettirdi diyebilirim. Kitapta genç bir kadının hayata karşı bakış açısını, yalnızlığını, kırgınlıklarını, affedemedikleri anlatılıyor. Kitabın başlangıcında ilk başta bir şey anlamadım ama sonra birden içine girince dün gece heyecanla bitirdim. Kitabın ana karakterinin hayata bakış açısı ilgimizi çekerken sıradan sandığımız kitap birden öyle bir şey oluyor ki beni çok şaşırttı diyebilirim.
Kitabın bana öğrettiği ders ise;
-iletişimin önemi
-Ne kadar kızgın ya da kırgın olursak olalım karşımızdaki kişiyi dinlememiz gerektiği ve bazen görünen ile yaşanan şeylerin farklı olabileceği.
Hayatın, yaşamanın önemi, ya da nefes almak yaşamak demek midir? Bunu verilen örnekte ana karakterin hayatında çok güzel anlatılmış.
-En önemlisi yine kitabın bizlere verdiği öğreti ise, affetmenin önemi. Herkesi affedebiliriz belki ama niyeyse kendimizi affetmeyi başaramayız. Bu da sorunları ve hastalıkları, debresyonu beraberinde getirir.
-En önemli kural ise, bana göre gerçek bir aşk varsa kesinlikle 2. şansı o ilişkinin hak ettiği. Zaman ne kadar geçerse geçsin eğer varsa şans o kullanılmalı. Bu yüzden Kitabın karakteri ile kitap bitince kavga ettim ve kızdım ona. Bana göre yanlış bir karardı. Ama olaylara bakış açısı dünyadaki misyonunu yitirmesi onu o karara itti.
Kitabı okurken gerçekten keyif aldım bence devamı gelmeli. Gölgelerin gücü adına diyorum ;) başka da bir şey demiyorum. Okumalısınız. Size de öğretileri olacaktır mutlaka.

Değerli yazar arkadaşım Birsen İNANÇ’a eserini benimle buluşturduğu için çok teşekkür ediyorum. Yeni eserlerini ve bu kitabın devamını acilen sevgiyle bekliyorum.



DUYGU SONGÜL KAHRAMAN

0 yorum:

Yorum Gönder

 

Bir Kitap Bin Yürek Published @ 2014 by Ipietoon