Dehşetin Kanlı Gölgesi
Caligula-Ahmet Mümtaz İdil
Kitap sayısı: 137
Siz onları hiç böyle tanımadınız... Dünya tarihine yön veren kişiler vardır. Bizler, onların nasıl insanlar olduğunu, nasıl yaşadıklarını, nasıl sevdiklerini ve öldüklerini çoğu kez bilmeyiz. Bize bıraktıkları ürünleriyle, eylemleriyle tanırız daha çok. Sözgelimi, Edison’un ampulden daha büyük, daha önemli buluşları olduğunu, ilk ses kaydını Edison’un yaptığını 200’den fazla patentli buluşu olduğunu kaç kişi bilir? Ya da Mozart’ın 41 yıllık yaşamına 600’den fazla beste sığdırdığını, 3 yaşında piyano çalmaya başladığını, Dostoyevski’nin kumarda kaybettiği paraları kitap yazarak ödemeye çalıştığını, Tolstoy’un çapkınlıklarını, Mendhelsson’un Bach’ın “Pasionata” adlı eserini bir kasapta ambalaj kağıdı olarak bulduğunu, Balzac’ın Victor Hugo’nun kollarında öldüğünü kaç kişi bilir? Bu ve bunu izleyecek kitaplar bilim ve sanat dünyasında yapıtlarıyla karşımıza çıkan benzer insanların yaşamlarının değişik yönlerini anlatmak için yazıldı. Caligula bu dizinin ilk kitabı. İ.S. 12 ile 41 yılları arasında yaşayan Caligula, 37-41 yılları arasında Roma İmparatoruydu. Roma imparatorluğu onun döneminde genişlemeye devam etti. Tarih onu çılgın bir imparator olarak andı, ancak saraydaki entrikalardan pek söz etmedi. Zaten bu tarihin görevi de değil. Bu kitap, Caligula’nın bilinmeyen yönlerini anlatmak için yazıldı. Siz Caligula’yı da, onun gibi tarihe damgasını vurmuş diğer ünlüleri de hiç böyle tanımadınız. Belki de hepimizde Caligula, Balzac, Dostoyevski, Hamsun gibi damarlar var ve biz farkında değiliz. Okuyun, siz karar verin...
Siz onları hiç böyle tanımadınız... Dünya tarihine yön veren kişiler vardır. Bizler, onların nasıl insanlar olduğunu, nasıl yaşadıklarını, nasıl sevdiklerini ve öldüklerini çoğu kez bilmeyiz. Bize bıraktıkları ürünleriyle, eylemleriyle tanırız daha çok. Sözgelimi, Edison’un ampulden daha büyük, daha önemli buluşları olduğunu, ilk ses kaydını Edison’un yaptığını 200’den fazla patentli buluşu olduğunu kaç kişi bilir? Ya da Mozart’ın 41 yıllık yaşamına 600’den fazla beste sığdırdığını, 3 yaşında piyano çalmaya başladığını, Dostoyevski’nin kumarda kaybettiği paraları kitap yazarak ödemeye çalıştığını, Tolstoy’un çapkınlıklarını, Mendhelsson’un Bach’ın “Pasionata” adlı eserini bir kasapta ambalaj kağıdı olarak bulduğunu, Balzac’ın Victor Hugo’nun kollarında öldüğünü kaç kişi bilir? Bu ve bunu izleyecek kitaplar bilim ve sanat dünyasında yapıtlarıyla karşımıza çıkan benzer insanların yaşamlarının değişik yönlerini anlatmak için yazıldı. Caligula bu dizinin ilk kitabı. İ.S. 12 ile 41 yılları arasında yaşayan Caligula, 37-41 yılları arasında Roma İmparatoruydu. Roma imparatorluğu onun döneminde genişlemeye devam etti. Tarih onu çılgın bir imparator olarak andı, ancak saraydaki entrikalardan pek söz etmedi. Zaten bu tarihin görevi de değil. Bu kitap, Caligula’nın bilinmeyen yönlerini anlatmak için yazıldı. Siz Caligula’yı da, onun gibi tarihe damgasını vurmuş diğer ünlüleri de hiç böyle tanımadınız. Belki de hepimizde Caligula, Balzac, Dostoyevski, Hamsun gibi damarlar var ve biz farkında değiliz. Okuyun, siz karar verin...
Kitap Yorumu: Roma'nın 3. İmparatoru olan Calıgula
ismini alan sapık, zalim, hasta kişiliği olan kişi bir zamanlar Roma'ya kolay
en azından ölmek için dua ettikleri bir döneme damgasını vurmuştur.
Tabi ki yine kitaptaki karakterin aşama aşama o dereceye nasıl geldiğini incelemek lazım. Hiç
kimse durup, dururken suçlu olmaz. Onaylamamız mümkün değil zaten böyle bir
kişiliği ama herkesin kaldırabileceği kapasite belli iken, ya kendilerini koca
bir ülkenin sorumluluğun da buluyorlar ya da öldürülüyorlar. Zaten ölmeseler
bile ölüm korkusu hayatlarını felç ediyor.
Calıgula'nın hayatına baktığımız da babası o küçük
iken öldürülen, Roma'ya döndüklerinde ise abileri yine tek tek vatan haini
suçlamaları ile öldürülen, her an ölüm korkusu ile yaşayan ölüm korkusu revaçta
iken çokta aile ile birlikte kimliğini bulamayan birinin kimliğini görüyoruz.
Sıfır hayata başlamak zorundalar.
İktidara geçenler ise zaten ölmemek için öldürmek
zorundalar, isteseler de başka çare bulamıyorlar. Calıgula ise belki de tüm
öldürülenlerin intikamını çok acımasız bir şekilde aldı. İyi bir insan olma
tarafını öldüren, ve kötülüğe odaklanan imparator oysa çok kitap okuyarak
kendini geliştirdiği için başarının tadını çıkartması gerekirken o kötü olmayı
bile isteye seçti. Tabi ki bunda hasta olmasının da potansiyeli büyük. Benim
fikrimi soracak olursanız Calıgula bir kurbandı. Ailesinin ve diğer iktidardaki
kişilere bakacak olursak hepsinin ölüm yaşı çok küçük. O kadar küçük yaşta
alınan büyük sorumluluklar onları ister, istemez kötü olmaya sevketti.
Enkarne olayına da minikte olsa değinilmiş kitapta ama
ben o konuda çok ortada olduğum için yorum yapmak istemedim.
Kitaptan öğrendiğim en önemli 2 şey var.
- Şartlar her ne olursa olsun bol bol kitap okumak.
- Anne olduğunuz da kendinizi her zaman feda
edebilirsiniz bu sizin yaşam hakkınız bile olsa böyle. 13 yıl sonra Neron'un
gelmesi ile yeniden şiddet Roma'yı rehin alacaktı. o kitabı da okumayı
diliyorum.
Duygu Songül Kahraman
0 yorum:
Yorum Gönder